The Phoenix Project, DevOps'u yoğun bir şekilde duymaya başladığımız bu aylarda DevOps'un neyi çözmek için nasıl ortaya çıktığını adım adım adeta bir macera romanı havasında takip ettiğimiz Parts Unlimited firması ve hayata geçirmeye çalıştıkları Phoenix Projesinin üretim ortamına alınması hikayesi hakkında. Teknik olmayan, bilişim teknolojileri ekipleriyle az çok çalışmış kişilerin de rahatlıkla okuyup, anlayıp bakış açısını değiştirebileceği bir kitap.
Kitap roman gibi yazıldığı için bazı bölümlerde gerçekten çok heyecanlı devam ediyor ve bölüm sonunda kitabı bırakamayıp diğer bölüme devam ediyorsunuz çoğu zaman. Hikayedeki çoğu kişi, olay ya da diyalog, bilgi teknolojilerinde çalışan herkes için çok tanıdık. Kahramanlarımızın olaylara verecekleri tepkiyi siz daha olayın gelişimi sırasında veriyorsunuz bazen.
Bill, Wes, Patty ve hatta neredeyse hiç iletişim kurmadığımız ama romanın ana kahramanlarından biri olan Brent sanki beraber çalıştığımız kişiler gibi. Kitap DevOps'a operasyon ekipleri gözüyle bakıyor. Ana kahramanlarımızın tamamı operasyon ekiplerinde çalışan personeller. Yazılım geliştiren ekip ise çok tipik bir bakış açısıyla konuya yaklaştığı için açıkçası ilgili bölümlerde, bir yazılımcı olarak daha fazla yorumunuz ya da serzenişiniz olabiliyor. DevOps ve çevik metodolojiye yazılım ekibi açısından yaklaşım pek çoğumuz açısından daha yararlı olurdu görüşündeyim.
Konu olan pek çok sorunun çözümü aylar alabiliyor normalde kitapta birkaç sayfada çözüme gidilebiliyor. Bu bir yandan gerçekçi gelmiyor, ama bir yandan da kitabın vermek istediği mesajı hızlı verebilmesi için böyle olması gerektiğine hemfikirim. Otomobil üretim hattı örnekleri üzerinden yazılım geliştirme ve operasyon süreçlerindeki sorunların çözümü, Toyota'nın Single Minute Exchange of Die (SMED) adını verdiği, üretim ekipmanlarının üretim işlemleri sırasında değiştirilmesi sürecindeki iyileştirmeleri hakkındaki bilgiler ile bağlanan daha sık yazılım sürümü kurulumu arasındaki bağlantılar oldukça ilgi çekici bölümler.
Kesinlikle çok eğlenceli ve sürükleyici dille yazılmış bir kitap.Teknik olsun olmasın herkese hitap edebilecek tarzda, hatta bilişim teknolojilerinde çalışmayan kişilerce okunmasının faydalı olabileceğini söyleyebilirim. Okuyalım, okutalım.